Adana’da atık kağıt toplayıcıları, bir okulun çöpünde buldukları Türk ve dünya edebiyatına ait eski basım kitapları sahafa sattı.
Kitapları satın alan 21 yıllık koleksiyoner Mehmet Kösedağ, Türkiye’de kitapların değerinin bilinmediğini belirterek, “Kitap bir kültür aracı değil de zaman geçirmek için kullanılan, işi bitince kaldırılıp atılan bir obje gibi görülüyor. Osmanlı’dan günümüze kadar gelen el yazmaları, hikayeler, şiirler, romanlar, edebiyat kitapları, bilim teknik kitaplarına kadar uzanıyor bu türler” dedi.
Ceyhan ilçesinde atık kağıt toplayıcıları kamuya ait bir ortaokulun çöpünde çok sayıda ciltlenmiş kitap buldu.
Kitapları ne yapacaklarına dair araştırma yapan kağıt toplayıcıları, Seyhan ilçesindeki sahaf Mehmet Kösedağ’ın kapısını çaldı. Kitapların Türk ve dünya edebiyatına ait eski baskılar olduğunu fark eden Kösedağ, kitapları satın aldı.
Eski kitapların özellikle ebeveynlerinden kalan mirası değerlendirmek isteyen vatandaşlarca satılarak veya bilinçsizce çöpe atılması sonucu kendilerine ulaştığına değinen Mehmet Kösedağ, “Bu kitapların büyük bir çoğunluğu çöplerde kirleniyor, bunlardan temizleyebildiklerimizi temizliyoruz. Bize ulaşmayan kitaplar da geri dönüşüme gidiyor maalesef. Osmanlı’dan günümüze kadar gelen el yazmaları, hikayeler, şiirler, romanlar, edebiyat kitapları, bilim teknik kitaplarına kadar uzanıyor bu türler” diye konuştu.
“Depo temizliğinde çöplere atılıyor”
Okulların kütüphanelerindeki duruma ilişkin bilgiler de aktaran Kösadağ, eski kitapların dili ağır olduğu için çocukların anlayamayacağı türdeki kitapların depolara atıldığına ve daha sonraki yıllarda depo temizliğinde pek çoğunun çöpe gittiğine dikkat çekerek, “Bu kitaplar çöpten dönüşüme gitmeden değerini bilen varsa bize haber veriyor biz de onları değerlendirmeye çalışıyoruz. Yakın zamanda böyle bir lotumuz geldi. Onu da temizleyeceğiz, sileceğiz, eksik sayfa varsa ayıklayacağız ondan sonra beğeniye ve milletin kullanımına sunacağız” ifadelerini kullandı.
“Değerleri binlerce lirayla ifade ediliyor”
21 yıllık koleksiyoner Mehmet Kösedağ, kitapların değerinin bilinmediğini kaydederek şunları söyledi:
“Kitap bir kültür aracı olarak değil de sadece zaman geçirmek için kullanılan, işi bitince kaldırılıp atılan bir obje gibi görülüyor. Kitap aslında koleksiyon mantığıyla yürütülen bir şeydir. Kitapların baskıları tükenir. Eski baskılar vardır, ilk baskılar vardır, imzalı nüshaları vardır. Bu yazarların, kitapların çok değerli olanları vardır. Her koleksiyonda olduğu gibi kitapta da bu mantık vardır. Sabahattin Ali en bilinen örnektir. İlk baskıları çok değerlidir. Oğuz Atay, Turgut Uyar, Cemal Süreya gibi yazarlarımızın ilk baskıları değerlidir. Bir de bunlar özellikle kişi ya da arkadaşlarına ithaf edilmişse değerleri kat kat artıyor. Bunların değeri binlerce lirayla ifade edilebiliyor.”(İHA)
